"Öteki hikayeler" Sergisinde Sınırların Sanatsal Temsili ve Akademik Yansıması

Dr. Gülay Uğur Göksel - Elifsena Biroğlu

26 Ocak 2022 Perşembe - IFEA

Seminere çevrimiçi ya da yüz yüze katılım mümkündür.

Kayıt olmak için tıklayınız.

Türkiye’nin en çok mülteci barındıran ülke haline gelmesi, birçok düzeyde birlikte yaşama olanaklarını gündeme getirmiştir. Türkiye’deki mülteciler kentsel ve kırsal alanlarda yaşamakta, çoğunlukla kayıt dışı çalışmakta ve sosyal, sağlık, eğitim ve ekonomik hizmetlere erişimde engellerle karşılaşmaktadır. Son üç yılda Türk toplumunun mültecilere yönelik olumsuz algısı, mültecilerin erişebildiği hizmetler hakkındaki yanlış bilgiler, güvenlik endişeleri, iş rekabeti, ulusal ve göçmen gruplar arasında gerilimi ve hatta şiddeti tetikledi. Sosyal gruplar, bireyler ve kurumlar arasında olumlu etkileşimler, güven, aidiyet duygusu geliştirmek için hangi programlar kullanılmalıdır? Mevcut akademik ve politik tartışmalarda, göç, sosyal uyum ve sanat ve kültürün bağlantısı ve kesişimleri yeterince vurgulanmamıştır. Ancak sanat, göçmenlere ve toplumsal gruplara yerel düzeyde sosyo-kültürel ve politik alana aktif olarak katılma, söz sahibi olma ve ev sahibi toplulukla hem empatik hem de sempatik alanda etkileşim kurma fırsatları sunar. Öteki Hikayeler ortak sanat projesi 4 ana etkinlik ve çıktıdan oluşuyor: sanat ve göç üzerine sergi, sergi kitabı, sergi web sitesi ve podcast serisi. 16 Aralık 2021-7 Şubat 2022 tarihleri ​​arasında İstanbul Bilgi Üniversitesi santralistanbul Kampüsü Enerji Müzesi’nde ziyarete açık olan sergide, resim, çizim, heykel, fotoğraftan yerleştirme, videoya kadar farklı disiplinlerde uzmanlaşmış 12 ülkeden 50 sanatçının yapıtları yer alıyor. Öteki Hikayeler sergi kitabı, sanat, göç, sınırlar ve toplumsal bütünleşme arasındaki diyaloğu sürdürmekle kalmayıp, sergide ya da genel olarak sergide yer alan bir ya da daha fazla eser hakkında 28 akademisyenin 750-1500 kelime arasında görüş ve düşünce yazıları içeriyor. Göç odaklı çalışmalar yapanlar. Bu sunumda, Öteki Hikayeler sergisinde Sınırların hem sanat yapıtlarında nasıl temsil edildiğini hem de o yapıtın akademisyenler tarafından nasıl söylemsel olarak algılandığını anlatmaya çalışacağız.

Doç. Dr. Gülay Uğur Göksel, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır. 2004-2006 yıllarında Waterloo Üniversitesi’nden Siyaset Bilimi bölümünden master derecesini alan Göksel, 2007-2014 yılları arasında doktorasını almak üzere Amerika Birleşik Devletleri Kolorado Üniversitesi-Boulder’da yüksek öğrenim çalışmalarına devam etmiştir. Bu sürede Kanada Vancouver’da ve Portekiz Lizbon’da vatandaşlık ve göçmenlik konularında proje çalışmaları yürütmüştür. Yurtdışında birçok proje bursuna hak kazanmış Göksel’in siyaset teorisi, çok kültürlülük ve göçmenlik üzerine yurtiçi ve dışı konferanslarda sunumları ve yayınlı makaleleri bulunmaktadır. 2018’de Chicago ve Webster Üniversiteleri ile işbirliği içinde Ankara, Gaziantep, Antakya ve İstanbul’da saha çalışmalarını da kapsayan Türkiyelilerin Suriyeli Mülteciler algısı üzerine kapsamlı bir projeye başlamıştır. 2018’de Palgrave Yayınevi tarafından İngilizce basılan ve Şubat 2019’da Türkçesi yayınlanan “Göçmen Entegrasyonu ve Tanınma Teorisi: Adil Entegrasyon” başlıklı bir kitabı bulunmaktadır.

Elifsena Biroğlu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi.